Online marketing (çevrimiçi pazarlama) dünyasına atılma fikriniz varsa ya da bu dünyada yeniyseniz, sadece online marketing türlerini ve bu türlerin her biri için en iyi uygulamaları biliyor olmanız yeterli değildir. Aynı zamanda öğrenmek zorunda olduğunuz yeni bir dil de var.
Bu dile ait tüm yeni ve kafa karıştırıcı terimleri öğrenebilmeniz için bir sözlük derledik. Bu haberimizi daha sonra da kullanmak üzere saklayın. Çünkü dijital dünyada ne anlama geldiğini bilmediğiniz birçok yeni terimle karşılaşacaksınız.
A/B testi: Birbirine benzer 2 öğe arasından hangisinin daha iyi performans göstereceğini belirlemek için kullanılır. E-postalar, arama sonuçları sayfaları ve CTA’lar için kullanımı uygundur.
AdWords: Web’de gördüğünüz reklamların çoğunu, özellikle organik arama sonuçlarının üst sıralarında yer alanları çalıştıran Google’ın reklamcılık hizmetleridir.
Affiliate marketing: Bloggerların ya da influencerlerin, içeriklerinde bir markanın web sitesine yönelik bağlantılar bulundurduğu marketing uygulamasıdır. Bloggerlar ya da influencerler bu bağlantıları kendi içeriklerinde bulundurarak yardımcı oldukları kişinin gelirinden pay almaktadır.
Anchor text: Bir linki nitelemek için kullanılan kelimelerdir. Genellikle mavidir ve altı çizilidir.
Backlinks: Diğer web sitelerinden sizin web sitenize yönlendirilmiş olan linklerdir. SEO’da sıkça karşılaşılan bir durumdur.
Banner ads: Bir web sitesi sayfasında gösterilen görsel reklam türüdür. Genellikle bir kare ya da dikdörtgen içinde gösterilir. Sayfanın üstünde, yan tarafından ya da metne gömülü bir biçimde olabilir.
Behavioral targeting: Çevrimiçi reklamcılık platformlarından birçoğu, kullanıcıların daha önceden yaptıkları çevrimiçi işlemler doğrultusunda reklam hizmeti sunar. Örneğin; bir kullanıcının göz atma geçmişinde koşu sporunun nasıl yapılacağına dair araştırmalar yaptığını varsayalım, bu reklamcılık türü sayesinde bu kullanıcılara koşu ayakkabıları satan pazarlamacılar gösterilebilir.
Bing: En büyük 3 arama motorundan biridir.
Black hat SEO: Anahtar kelime yerleştirme ve yorum spamı gibi, web sitelerini arama sonuçlarında daha üst sıralara çıkarmak için arama motoru algoritmalarını kandırmaya yönelik olan SEO taktikleridir. Google bu taktikleri kullanan siteleri bulmak ve cezalandırmak için algoritmalarını sürekli geliştiriyor.
Bounce rate: Sitenizin bir sayfasını ziyaret eden ziyaretçilerin, farklı herhangi bir yeri ziyaret etmeden sitenizden ayrılma oranını belirten bir pazarlama metriğidir.
Buyer persona: “Müşteri karakteri” anlamına gelen bu terim, kurgusal bir yaklaşımla olabilecek en iyi müşteriyi oluşturarak, site sahiplerinin ziyaretçiler üzerinde fikir sahibi olmasını sağlar. Birçok şirket, pazarlamacılık konusunda rehberlik etmesi için bu tarz birkaç profil oluşturur.
Buyer’s journey: Bir müşterinin satın alım kararı verirken izleyeceği yolculuğunu anlatır. Genellikle şirketin adının duyulması, öğrenilmesi, araştırma yapılması, web sitesinde etkileşimde bulunulması ve satın alım kararı verilmesi gibi eylemleri içerir.
Blog: Genellikle yazılı içerikleri yayınlayarak oluşturulan içerik pazarlama platformudur. SEO geliştirme, potansiyel müşterilerle iletişim kurma, yeni aboneler ve yeni müşteriler kazandırma gibi özellikleri vardır.
Case study: İş yapma potansiyelinizin olduğu kişilere yönelik bir referans niteliği taşıması amacıyla mevcut müşterilerinizden bir tanesinin sitenizle etkileşim hikayesini anlatan bir yazılı içerik parçasıdır.
CMS – Content Management System (İçerik Yönetim Sistemi): İçerik pazarlaması yapan şirketlerin, içeriklerinin düzenlemesini yapmak, organizasyonunu sağlamak ve zamanlamak gibi işlerini daha kolay hale getiren yazılımdır.
Content creation: İçerik oluşturma eylemidir.
Content distribution (dağıtma): İçeriklerin web üzerinde dağılmasını ve yayılmasını sağlamak için kullanılan taktiklerdir. Böylelikle içerikleriniz yeni kişilere ulaşacaktır.
Content marketing: Markanızın yeni müşterilere sahip olması için oluşturulan, içerikler oluşturarak yapabileceğiniz pazarlama yöntemidir. Ayrıca hedef kitlenizdeki müşterilerinizle iletişim kurmanıza da yardımcı olur.
Content promortion (tanıtma): Hedef kitlenizdeki insanların içeriklerinizi görmesini sağlamak amacıyla içeriklerinizi tanıtma işlemidir.
Content strategy: İçerik pazarlama çalışmalarınızı yönlendiren stratejilerdir. İyi bir içerik pazarlaması için stratejiler önemli rol oynar.
Contextual advertising (içeriğe dayalı reklamcılık): Bir kişi o an ne yapıyorsa ya da görüyorsa onunla doğrudan ilişkili reklamların görüntülenmesi işlemidir. Örneğin; bahçe işleri ile ilgili makale okuyan birine bir gübre reklamı gösterilebilir.
Cookie (çerez): Kullanıcı davranışları takip etmesi için oluşturulan çevrimiçi araçtır. Bir web sitesini ziyaret ettiğiniz zaman, sitede bulunan çerezler ziyaretinizi kaydeder ve web sunucularına bildirir. Bu bildiri daha sonra size yönelik pazarlama araçları için kullanılır.
CTA (Call to Action): Oluşturulan her pazarlama seçeneğinin amacı müşteriler oluşturmak ve müşterilerin eyleme geçmesini sağlamaktır. Bir CTA’nın amacı müşterilerinin bir sonraki eyleminin ne olacağını belirlemektir. (Örneğin; buraya tıklayın, kaydolun vb.)
CTR (Tıklama Oranı): CTR, bir linkin tıklanma yüzdesini ölçen pazarlama metriğidir.
Conversion(dönüşüm) optimization: Dönüşüm oranınızı artırmak amacıyla oluşturulan online marketing tekniğidir.
Conversion rate: Planladığınız yolu izleyen ziyaretçilerin yüzdesidir.
CPA (Cost Per Acquisition): Yaygın olarak kullanılan bir faturalandırma yöntemidir. Satılan ürün başıma ödeme yapmak işlemidir. Ürünleri pazarlayan herhangi bir kanala, belirlenen satış miktarına ulaştıkları zaman belirli bir oranda ödeme yapılır.
CPC (Cost Per Click): Özellikle internet reklamcılığında son derece yaygın olan bir faturalandırma yöntemidir. Bu yönteme göre sadece ilgili reklama tıklandığı zaman ödeme yapılır.
CPM (Cost Per Impression): Bir diğer faturalandırma yöntemi olan CPM, reklam belirli sayıda bir kullanıcı kitlesi tarafından tıklandığı zaman ödeme yapılması işlemidir.
CRM – Customer Relationship Management (Müşteri İlişkileri Yönetimi): Bir müşterinin bir şirketle olan tüm ilişkilerini izlemek, analiz etmek ve yönetmek işlemidir.
Domain authority: Bir web sitesinin saygınlığını belirtir ve arama motorlarında iyi sıralamalara sahip olmasında önemli rol oynar.
Earned media: Markalar tüketicilerle iletişime geçmek için 3 farklı yol izler. İlki Satın Alınan Medya(reklamlar vb.), ikincisi Üretilen Medya(blog vb.) ve üçüncüsü de Kazanılan (Earned) Medya’dır. Earned medya mağaza sahibi tarafından satın alınmaz, herhangi bir maliyeti yoktur. (Basın bültenleri vb.)
Ebook: E-kitaplar da potansiyel müşteriler hakkında bilgi toplamak amacıyla kullanılabilir.
E-mail marketing: E-posta yöntemiyle pazarlama işlemidir. Potansiyel ve mevcut müşterilere e-posta yoluyla ulaşılarak pazarlama yapılır. E-posta marketing ile ilgili daha ayrıntılı bilgi almak için ve tıklanma oranlarınızı artıracak e-posta marketing ipuçları için buraya tıklayın.
Engagement: Çok sık kullanılan bir çevrimiçi pazarlama terimidir. Bir markanın hedeflerini ifade eder.
External link (harici bağlantı): Başka bir web sitesinden sizin web sitenize doğru bağlantı kuran linklerdir.
Facebook: En büyük sosyal medya ağıdır. Markalara müşteriler ile doğrudan iletişim kurma fırsatı veren bir web sitesidir.
Gated content: Önemli bir içeriğin girişine konulan, ziyaretçilerin bu içeriğe ulaşabilmek için web site sahiplerine e-posta, yaş, meslek gibi bilgiler vermek zorunda kalmalarını sağlayan içeriktir.
Google: Arama motorlarının en büyüğü ve en önemlisidir. SEO; Bing ve Yahoo için de optimizasyon içeriyor olsa da önemli ağırlığı Google’a vermektedir.
Google Analytics: Web sitelerinin başarısını çeşitli kriterler ve yararlı analitik yöntemlerle izleyen ve ölçen Google aracıdır.
Guest Post: Bir marka tarafından, üçüncü kişiye ait bir blogda yayınlanan yayındır. Bir kitleye ulaşmak, markayı tanıtmak ve external linkler oluşturmak gibi amaçlara hizmet eder.
Hashtag: Twitter tarafından popülerleştirilen hashtag, bir web sitesinin önemli konularının insanlar tarafından takip edilmesini daha kolay hale getirmek için kullanılan kelime ya da kelime gruplarıdır ve bu kelime ya da kelime gruplarının başında “#” işareti bulunur.
Inbound marketing: İnsanlara reklamlar sunmak yerine insanların beğenebilecekleri içerikler oluşturarak onları siteye çekme stratejisidir.
Influencer marketing: Daha fazla ziyaretçiye ulaşabilmek için, bir sektörde ya da alanda popüler olan kişilerle çalışma fikridir. Örneğin pişirme malzemeleri satan bir işletme, popüler bir gıda blogu yazarıyla çalışabilir ve kendi malzemelerini kullanmaları için okuyucuları teşvik etmesini sağlayabilir. Influencer marketing ile ilgili ayrıntılı bilgi almak isterseniz buraya tıklayarak ilgili haberimize ulaşabilirsiniz.
Infographics: İlginç bilgileri ve gerçekleri içeren ve bunları görsel açıdan cazip bir şekilde görüntüleyen içerik pazarlama yöntemidir.
Instagram: Büyümeye devam eden görüntü odaklı bir sosyal medya platformudur.
Internet marketing: Online marketing terimi yerine kullanabileceğiniz bir başka terimdir. Türkçe karşılığı çevrimiçi pazarlamadır.
Interruption marketing: Kesintili pazarlama olarak da adlandırılan bu yöntem, bir kişinin o an yaptığı şeyi kesintiye uğratarak bir ürün reklamı yapma işlemidir. Örneğin; bir makaleye yerleştirilmiş olan otomatik oynatma videoları.
Keyword (anahtar kelime): İnsanların online bir şeyler arıyorken kullandığı kelimeler ve terimlerdir.
Keyword research: Pazarlamacıların SEO ve PPC için kullandıkları, hedef kitlenizin hangi anahtar kelimeleri dikkate aldığını araştırma işlemidir.
Keyword stuffing: İçeriğin bulunma ihtimalini artırmak amacıyla, bir sayfayı anormal şekilde anahtar kelimelerle doldurma işlemidir. (Bu taktik artık iş görmüyor ve kesinlikle uzak durulmalı.)
Landing page: Linklerin ve reklamların ziyaretçilerinizi gönderdiği sayfadır. Bu sayfalar ilgili reklamlar ve linkler ile uyumlu olmalıdır.
Local SEO: Belirli ve yerel (local) bir coğrafi bölgeye odaklanan işletmeler için en iyi sonuçları veren SEO taktikleridir.
Link building (link oluşturma): Diğer web sitelerinden web sitenize yönelik link oluşturma işlemidir. SEO için oldukça önemlidir.
Long-tail keyword: SEO ve PPC için daha düşük rekabetçi olan, uzun ve ayrıntılı anahtar kelimelerdir. Örneğin “sevgililer günü için hediyelik eşya” long-tail bir anahtar kelimedir. Ya da “hediyelik eşya” ise bir long-tail anahtar kelime değildir.
Marketing analytics: Pazarlamacıların gösterdikleri çabanın sonuçlarının neler olduğunu gösterir.
Marketing automation: Pazarlama otomasyonu, şirketinizin pazarlama stratejilerini ve bunun karşısında ziyaretçilerinizin sergiledikleri davranışları analiz ederek bunları iş süreciniz ile birleştirir. Sunduğunuz ürün ve hizmetlerin zaman ve hedef gibi değişkenlerini müşterilerinizin davranışlarına göre otomatikleştirir.
Marketing Funnel: Türkçe karşılığı “Pazarlama Hunisi” olan Marketing Funnel, genel alıcıların yolculuğunu görsel olarak tanımlar. Bir ürün ya da hizmeti satmak için izlenmesi gereken yolun görsel halidir. Üst kısmı çok sayıda müşteriyi cezbeden bilgilendirme aşamasıdır. Ortası, bu müşterilerin çoğuyla daha fazla ilişki kurduğunuz aşamadır. Alt kısmı ise son ipuçları ile müşterinin satışa yönlendirildiği aşamadır.
Mobile marketing: Sadece mobil cihazlarda görünen, mobil cihazlar için optimize edilmiş herhangi bir pazarlama türüdür. Mobil kullanımın artan oranlı şekilde büyümesiyle birlikte günümüzde çevrimiçi pazarlamacılar için mobil pazarlamaya yönelmek son derece önemlidir.
Natural listing: Organik sonuçlar olarak nitelendirilen bu terim, ödeme yapmadığınız arama sonuçlarını verir.
On-site optimization: Meta etiketler ekleme, hedef anahtar kelimeler ekleme gibi kendi web sitenizde yapabileceğiniz SEO taktikleridir.
Organic results: Ödeme yapmadığınız arama sonuçlarıdır.
Outbound links: Web sitenizden diğer web sitelerine yönlendiren linklerdir.
Owned Media(sahip olunan): Kendi web sitenizde, blogunuzda ya da sosyal medya kanallarınızda yayınladığınız medyalardır.
Paid Media(ödeme yapılan): Arama reklamları ve sosyal medya reklamları gibi ödeme yapmış olduğunuz reklam türleridir.
Paid Search: PPC için kullanılan bir başka terimdir.
Permission Marketing: Sadece görmesini istediğiniz kişiler tarafından görülen pazarlama çeşididir. Genellikle opt-in e-posta pazarlamasını tanımlamak için kullanılır.
Personalized Marketing: Belirli kişilerin davranışlarını inceleyerek, onlarla ilgili mesajları veren hedef odaklı pazarlama yöntemidir. Bu durum bazen bir kişinin adını bir e-postaya dahil etmek kadar basit olabilir. Ya da bazen sadece bir kişinin ilgisini çeken bir ürün ya da hizmet hakkında bir e-posta yayınlamak kadar karmaşık olabilir.
Pinterest: Pek çok pazarlamacının kullandığı, görüntü odaklı bir sosyal medya sitesidir.
Pop-up Ads: Bir web sitesinde gezinirken aniden beliren, bazen okuyucunun dikkatini çekmek için metnin görünmesini engelleyen reklam türüdür.
PPC – Pay Per Click (Tıklama Başına Ödeme): Bu terim, ilgili reklamın sadece bir kişi tarafından tıklandığı zaman ödeme yapılacağını ifade eder.
Responsive Ads (Duyarlı Reklamlar): Bu reklamlar, hangi cihazdan görüntülediğiniz fark etmeden gösterildiği cihaz için en uygun boyutları alan duyarlı reklamlardır. Mobil cihaz kullanımının yaygınlaşması ile bu reklam türü oldukça popülerleşmiştir.
Retargeting: Zaten web sitenizde bulunan bir kullanıcıyı tekrar harekete geçirmek amacıyla uyarma biçimidir. Genellikle “Yakınlarda bu ürünü incelediniz.” başlığı ile yapılır.
Search rankings: Web sitelerinin arama sonuçlarındaki sırasıdır.
SEM – Search Engine Marketing (Arama Motoru Pazarlamacılığı): Arama motorlarındaki görünürlüğün artmasını amaçlayan pazarlama çeşitlerinin genel adıdır.
SEO – Search Engine Optimization (Arama Motoru Optimizasyonu): Bir web sitesinin arama motorlarındaki sıralamalarını iyileştirmek için tasarlanmış olan pazarlama taktikleridir.
SERP – Search Engine Results Page (Arama Motoru Sonuçları Sayfası): Bir arama motorunda arama yaptığınız zaman karşınızda beliren sonuç sayfasıdır.
Snapchat: İnsanların fotoğrafları, videoları ve mesajları geçici bir süreliğine göndermelerini sağlayan mobil sosyal medya platformudur.
Social Media Analytics: Kullanıcıların sosyal medya gönderileriniz ve reklamlarınız ile nasıl etkileşime girdiğine ilişkin bilgileri içeren verilerdir. Bu veriler sosyal medya platformları tarafından sağlanırlar.
Social Media Marketing: Herhangi bir pazarlama işini sosyal medya platformlarından bir tanesinde yapma işlemidir. Başlıca tercih edilen platformlar: Facebook, Twitter, Pinterest, Snapchat, Instagram ve YouTube.
Stickiness (Yapışkanlık): Bir web sitesinin ziyaretçilerine yapışan ve geri dönme ihtimallerini artıran şeyleri tanımlamak için kullanılan bir terimdir.
User generated content (kullanıcıların ürettiği içerik):Müşterileriniz ve takipçileriniz tarafından oluşturulan pazarlamanızla ilgili tüm içerikleri ifade eder.
Twitter: 140 karakterlik mesaj ve gönderi sınırıyla son derece popüler bir sosyal medya platformudur. (140 karakter sınırının 280 karaktere artırılması gündemde.)
Video Marketing: Pazarlama için kullanabileceğiniz video içeren herhangi bir içeriği ifade eder. (Video reklamlar, canlı videolar, 360 derece videolar vb.)
Viral marketing: İnternette anlık olarak hızla yayılan herhangi bir şey “viral” olarak adlandırılabilir. Bu viraller kullanılarak yapılan pazarlama biçimidir. Planlayarak yapmak oldukça güçtür, genellikle deneme yoluyla başarı sağlanır.
White hat SEO: Arama motorları tarafından sorun edilmeyen, meşru SEO taktikleridir.
White paper: Yazılı bir içeriğin, potansiyel müşteriler hakkında bilgi edinmek üzere ayrılmış gizli içeriğidir.
Yahoo: En büyük 3 arama motorundan biridir.
YouTube: Yaygın olarak kullanılan, video odaklı bir sosyal medya web sitesidir.
Online marketing konusunda ihtiyacınız olabilecek terimlerin çoğuna artık aşinasınız. Geriye sadece bu bilgileri işiniz için en doğru şekilde kullanmak kalıyor.
Article Tags: Bilinmesi gereken marketing terimleri · Bilinmesi Gereken Online Marketing Terimleri · Marketing Terimleri · Önemli marketin terimleri